MÖ 356 – MÖ 323 yılları arasında yaşamış olan Makedonya kralı Büyük İskender tahta geçtiği zaman henüz yirmi yaşında bile değildi. 33 yaşında ölen efsanevi komutan, kısa krallık hayatında gerçekleştirdiği parlak ve büyük fetihler sayesinde yirmi üç yüzyıl boyunca unutulmamıştır. Pers İmparatorluğunu yıkarak Makedonya’dan Hindistan’a kadar uzanan büyük bir imparatorluk kurmuştur. Hayatının büyük bir bölümünü Asya’da geçiren İskender’in başlangıçta askeri üsler olarak kurduğu kentler zamanla kültür ve ticaret merkezlerine dönüşerek Eski Yunan kültürünün Hindistan’a kadar yayılmasında önemli rol oynamışlardır.
Sanatsal açıdan da etkileri takip edilebilen Büyük İskender zamanı, Klasik Sanat ile Helenistik Dönem arasında bir geçiş dönemi olmuştur.
MÖ 2. yüzyıla tarihlenen Büyük İskender Başı, Bergama’nın aşağı agorasındaki kazılarda bulunmuştur.
Başının omzuna doğru eğik duruşu ve çok hafif arkaya doğru atışıyla alnının ortasından çıkan saç tutamı aynı bir aslanın yelesi gibidir ve her iki yandan düzensiz kıvrımlarla inmektedir. Bu Büyük İskender’e özgü bir saç tipidir. Ağır göz kapakları ile yuvarlak gözleri, kalın kirpikleri ve dişlerini pek ortaya çıkarmayan hafif açık ağzı gibi özelliklerin tümü, Büyük İskender heykellerinin genel karakteristiğidir. Bu tarz, M.Ö. 4.yüzyılda yaşamış ve sanatta Klasik’ten Helenistik’e geçişi sağlamış olan heykeltraş Lysippos’un portelerinde görülmektedir. Sanatçı, İskender için çalışmış ve İskender de portrelerini yalnızca Lysippos’a yaptırmıştır. Portrenin alnında görülen derin çizgiler, kralın çok genç olmasına rağmen karşılaşmış olduğu büyük problemleri akla getirmektedir. Eser, kral II. Eumenes yönetimi zamanındaki Bergama heykel sanatının tipik özelliklerini yansıtmaktadır.
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.